Ailede İletişim 

Sağlıklı bir aile yapısı için iletişimin doğru bir şekilde kurulması çok önemlidir. İletişim ne kadar açık ve net olabilirse, ilişkiler de bir o kadar sağlam olacaktır.

İletişimin doğru kurulabilmesi için aile içinde uygulanması gereken bazı kurallar vardır. Bunlar:

1- Duyguları BEN Dili ile İfade Etmek : 

Yaşadğımız duygularımızı genelde karşı tarafa, SEN ile başlayan cümleler kurarak, suçlayıcı ve eleştirel bir şekilde dile getirmeye yatkınız. Oysaki SEN diye kurduğumuz her cümle, karşı tarafı savunmaya geçirir ve anlatmak istediğimiz hiçbir duyguyu anlatamayız. Savunmada olan insan dinlemez, dinlese bile cevap vermek ve kendi haklılığını ispat için dinler. 

BEN dili ile kurulan cümleler ise, kendi duygularımızı dile getirmeye yardımcı olur ve karşı tarafı da savunmaya geçirmez. Çünkü suçlayıcı ve eleştirel bir cümle yapısı yoktur. Orada önemli olan şey "BEN ne hissediyorum" durumunu ortaya koymaktır. 

Bu cümlelere bir örnek verecek olursak;

"Sen hep eve geç geliyorsun, artık geç gelmeni istemiyorum"

cümlesi yerine

"Eve geç geldiğin zaman Ben kendimi çok yalnız hissediyorum ve korkuyorum"

cümlesinin kurulması, anlam olarak aynı şeyi anlatmış olmasına rağmen, ikinci kurulan cümle daha sağlıklı bir iletişim kurulmasını sağlayacaktır.

2-Etkin Dinleme : 

Karşımızdaki kişiyi dinlerken çoğunlukla, kendimizi tam manasıyla vermeyerek dinliyoruz ya da vereceğimiz cevaba o kadar odaklanıyoruz ki, karşımızdakinin ne anlattığını anlayamıyoruz. Bu nedenle Etkin Dinleme, karşımızdaki kişiyi doğru bir şekilde dinlememize ve dediklerini anlamamıza yardımcı olur.

Etkin Dinleme, kendimizi tamemen karşıdaki kişiye vermek ve tüm mevcudiyetimizle dikkatimizi vererek anlamaya çalışmak denektir. 

Karşımızdaki kişiyi doğru bir şekilde anlamak için bu şekilde bir dinleme gerçekleştirdiğimizde, problemin kaynağını net göreceğimizden, çözümleri daha sağlıklı üretebiliriz. 

3- Sıkıntı Duyduğumuz Konuları Açıkça Dile Getirme : 

Pek çoğumuz, bir sıkıntı yaşadığımızda bunu görmezden gelme eğilimi gösteririz. O anda çözmek yerine beklemeyi, sabretmeyi ve çeşitli imalarla karşı tarafa durumu belli etmeye çalışırız. Fakat biz tüm bunları kendi zihnimizin içerisinde yaşadığımızdan, karşımızdaki kişi bunun farkında olamaz. Biz farkında olduğunu varsayarız ve davranışları değişmediğinde de daha fazla strese gireriz.

Yaşadığımız durumları, karşımızdaki kişi veya kişilere, net ve yumuşak bir dille aktardığımızda, sorunumuzu karşı tarafın da anlaması için bir fırsat yaratmış oluruz. Diğer türlü zihnen kendi kendimize tepki verdiğimizi düşündüğümüz, fakat net olmadığımız her olayda, boşluğu karşı tarafın doldurmasına fırsat vermiş oluruz. Karşı taraf da bunu kendi algılamasına ve anlamlandırmasına göre dolduracağından, asla istediğimiz sonuca ulaşamayız. 

Bu nedenle, yaşadığımız sıkıntılı durumlarda, yaşadıklarımızı olduğu gibi ifade etmek, bunu ifade ederken yukarıda belirttiğim BEN dilini kullanmak ve karşımızdaki kişiden bu durumla ilgili beklentilerimizi net ifade etmek, bizi problemin çözümüne ulaştıracaktır. Duygu ve düşüncelerimizi açıkça ifade etmediğimiz her durum ise, olayın daha da karmaşık hale gelmesine sebep olacaktır. 

4- Hakaret İçeren Cümleler Kullanmamak :

Sorunlarımızı veya isteklerimizi dile getirirken, saygılı ve ölçülü bir dil kullanmak gerektiğini unutmamalıyız. Kullandığımız dil saygı sınırlarını aşmazsa, asıl sorunumuzun ne olduğunu daha rahat anlatabiliriz.

Saygısız bir dil kullandığımızda ve hakaret içeren sözcüklerle kendimizi ifade etmeye çalıştığımızda, durum çatışmayı arttırmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Asıl konudan uzaklaşmamızı ve söylediğimiz saygısızca sözcüklerden dolayı sorunu daha da büyütmemizi sağlyacaktır. 

Bu nedenle konuşmalarımızda belli saygı sınırlarını aşmadan ve hakaret içeren cümleler kullanmadan ilerlemek, sağlıklı iletişim için olmazsa olmaz kurallardan bir tanesidir. 

 

Tüm bu yazılanlar çerçevesinde kendimize bir dil geliştirip, bunu alışkanlık haline getirip kullandığımızda, aile bireyleri ile aramızdaki ilişkiler daha net ve sağlıklı hale gelecektir. Ailede iletişimin kuvvetli olması, aile bireylerinin de sarsılmaz bir güce ve dengeye sahip olması anlamına gelmektedir. 

MİNE KANDAZ